Small Grey Outline Pointer

18 Ekim 2013 Cuma

Zıt Kutupların Çekimi | 12.Bölüm


Çeviren: - Churrimy


Zıt Kutupların Çekimi | 12.Bölüm - Büyük Kardeşler


Baekhyun hayatı harika gitse bile, bugün üzgün hissediyordu. Birkaç gün önce sigaraya bağımlı olduğunu farketmişti ve kurtulamıyordu. Ailesi bir gün bunu öğrenecek diye çok korktuğu için sadece onlar gittiğinde içiyordu, sonra da sigara kokmaması için kıyafetini değiştiriyordu.
Şimdi, dışarıda oturmuş yağmurun altında sigara içiyordu. Gerçekten siniri bozulmuş hissediyordu, çünkü o kız Chanyeol'u rahat bırakmıyordu ve artık buna katlanamıyordu.
Sonra gelen bir araba gördü, bu Suho'ya aitti. Baekhyun hızlıca sigarayı çimenlere attı. Sonra ayağa kalktı. Suho yavaşça arabadan çıktı. "Burda ne yapıyorsun?"
"Sadece... Düşünüyorum." dedi Baekhyun zorlukla gülümseyerek.
"Hadi içeri girelim, burda oturarak üşütmeni istemiyorum." dedi Suho kolunu Baekhyun'un omuzlarına koyarak.
Baekhyun kafa salladı ve ikisi de içeri girdiler.
~
"Eee, küçük kardeşim son zamanlarda neler yapıyor?"
"...Üzgün, sanırım...?"
"Neden?"
"Sadece yalnızım."
"Ah, anlıyorum. Erkek arkadaşın sana mesaj atmıyor?"
Baekhyun'un yanakları kızardı. "N-ne erkek arkadaşı?"
"Biliyorsun, adı şu Chanyeol olan."
"O-onu nerden biliyorsun?"
"Kaynaklarım var.." dedi Suho sırıtarak buzdolabına ilerlerken.
"Ve, benim de senin anneme yalan söylediğine ve bakire olmadığına dair kaynaklarım var."
Suho arkasını döndü, gözleri büyümüştü. "Ne demek istiyorsun?"
"Popo araması (Poposunun çarpıp telefonun yanlışıkla aradığını kastediyor. dfklgd) dinlemek pek güzel değildi."
Suho'nun yüzü tamamen kırmızıya döndü, gözlerini kaçırdı. "Tamam, belki bir hatadır, numaramı başkasıyla karıştırmışsındır."
"Suho, sesini duydum. Gerçekten senin de böyle olduğunu bilmiyordum. Aslında komikti."
"Tamam, itiraf ediyorum o ve ben sadece bunu yaptık, bir kez."
"O zaman bana... o gece incindiğim zaman Lay beni apartmana getirdiğinde seni onunla aynı yatakta neden gördüğümü de açıkla. Sanırım sadece insanlarla çıplak bir şekilde uyumayı seviyorsun, ha? İtiraf et, tavşanlar gibi birl-"
"BAEKHYUN!" dedi Suho sinirli bir ses tonuyla. "Düzgün konuş!"
Baekhyun hızlıca kafasını eğdi. "B-B-Ben özür dilerim..." Sonra geri adım atmaya başladı.
"Görünüşe göre o... Chanyeol'la çıkmaya başladığından beri her şey yanlış gitmeye başladı. O nasıl biri?"
"...Imm... Tatlı, duyarlı, sevimli, bana büyük oyuncak ayıları hatırlatıyor, gerçekten inanılmaz, iyi öpüşücü, ve o harika... ve böyle şeyler..." dedi Baekhyun Chanyeol'u düşünürken kendi kendine gülümseyerek.
"Oh, gerçekten mi? Bennim duyduklarım bunlar değildi. Daha önceden hapse girmiş, parti yapan, içki ve sigara içen, birçok kızla birlikte olan, insanların evlerini çöpe çeviren, hırsızlık yapan, sprey boyayla etrafı boyayan biriymiş.
Baekhyun'un yüzü soldu. "A-ama artık öyle şeyler yapmıyor."
"Yakınlarda bir şeyler çaldığını duydum."
"H-hayır." dedi Baekhyun ayağa kalkarak.
"Baekhyun, bundan hoşlanmadım."
"U-umrumda değil... O benim erkek arkadaşım... Ve ben onu umursuyorum."
"Ama herkes de seni umursuyor Baekhyun, onun çevresinde olmak iyi değil. O senin kötü şeyler yapmanda etkili olabilir, ayrıca evlenmeden önce masumluğunu kaybetmeni de etkileyebilir, bu senin için kötü olur çünkğ sadece 16 yaşındasın."
"A-ama çoktan yaptık?"
"Çoktan onunla beraber oldun mu?! Aman tanrım." dedi Suho iç çekerek.
Baekhyun yavaşça kafa salladı.
"Annem ve babam bunu duyarsa seni öldürür."
"...B-ben üzgünüm.." dedi Baekhyun surat asarak.
"Tamam... Sanırım... Bilmeliydim... Yani sen 16 yaşındasın ve bütün..."
"Şimdi, annem ve babam evlenmeden önce biriyle, bir erkekle birlikte olduğum için benden nefret edecekler."
"Baekhyun kaç kere bunu yaptın?"
"5 kereden.. fazla... en az.. Çünkü aslında... birkaç saatte..-"
"Baekhyun sanırım yeterince dinledim. Bekle, birkaç saat içinde mi dedin?"
"Boşver. Bir süreliğine onu ziyaret edeceğim."
"Hava kararmadan dönsen iyi olur."
"E-emin değilim.. Eğer.."
"Hava kararmadan evde olacaksın."
"Ama sen benim babam değilsin, eğer istersem dışarda geç saate kadar kalabilirim..."
"Hayır, yapamazsın."
"Bunu nasıl söyleyebiliyorsun?"
"Çünkü ben senden büyüğüm."
"Sadece... 6 yıl."
"Bu yüzden, ben dışarda geç saate kadar kalabilirim. Ben 22'yim sen ise 16'sın. Büyük fark."
Baekhyun gözlerini yuvarladı ve ayağa kalktı. "Biraz uzanacağım." dedikten sonra merdivenlere yöneldi.
~
"İyi misin Baekhyunnie?"
"Evet, iyiyim. Sadece uyumak istiyorum."
Chanyeol ayağa kalktı. "Tamam, ben gidip duş alırken sen yatağımda uyuyabilirsin."
"Peki." dedi Baekhyun gözlerini kapatarak.
Chanyeol telefonunu alıp ayağa kalktı ve banyoya girdi. 10 yeni mesajı ve 7 cevapsız aramayı görünce iç geçirdi. Hepsi Dasom'dandı.
Sırayla hepsini okudu:
'Nerdesin oppa???'
'Neden aramalarıma cevap vermiyorsun???'
'İyi misin???'
'Yakın bir zamanda buluşabilir miyiz?'
'Uyuyakaldığında çok tatlı olduğunu duydum.'
'Lütfen bana cevap ver.'
'Seni özledim.'
'Sana bir resim yolladım umarım beğenirsin.'
Chanyeol resmi açtı. Resimde Dasom'un üstünde hiçbir şey yoktu. Hızlıca kapattı.
Chanyeol yeterince okumuştu. Bütün gelen kutusunu temizledi. Bu kız onu gerçekten dehşete düşürüyordu. İç çekti ve telefonunu uzağa koydu, sonra banyo yapmaya başladı.

Bir süre sonra Baekhyun uyandı ve Chanyeol'un da yanında uyuyakaldığını gördü, hafifçe gülümsedi ve onu kendine yaklaştırarak sarıldı. Sonra bir şey hatırladı. "Lanet.." Hızlıca kalktı ve saatini kontrol etti. Sabah 3:46.
Baekhyun iç çekti ve ayağa kalktı. "Beni öldürecek.."
"Kim?" dedi Chanyeol kalkmadan önce.
"Abim."
"Neden?"
"Karanlık olmadan eve dönmeliydim."
~
Ertesi gün Baekhyun dikilmiş, sıkıntıdan kaç tane sarı arabanın geçtiğini sayıyordu. Sonra Kyungsoo'yu gördü, gerçekten üzgün görünüyordu. "Selam Baekhyun..." dedi Kyungsoo onun yanına oturarak.
"Hey... Sorun ne?"
"Terkedildim." dedikten hemen sonra bastıran gözyaşlarını silmeye başladı, insanların önünde ağlamaktan nefret ediyordu.
"N-ne oldu?"
"Ben ve Kai kavga ettik, benimle ayrıldı..."
"Ne hakkında tartıştınız?"
"Bir konuda kıskandım...."
"O-oh." Baekhyun kolunu Kyungsoo'ya sardı. "Sen iyi misin?"
"Bu aptalca bir soruydu Baekhyun. Tabii ki değilim. Bir adama aşığım ve sanırım o bana aşık değil."
"...Her şey daha iyi olacak. Eminim."
"Ama o harika... ve başkasını bulsa onun için her şey daha kolay olurdu..."
"Seni o kadar kolay atlatabileceğini sanmıyorum Kyungsoo..."
"Evet atlatacak... Muhtemelen birini bulacak... Daha gösterişli birini..."
Baekhyun iç çekti ve Kyungsoo'ya sarıldı. "Sadece onunla tekrar konuş, ona üzgün olduğunu söyle."
"Y-yapamam."
"Neden?"
"Utanıyorum."
"Ne? Utanıyor musun?"
"S-sadece onunlayken."
"AWWWW." dedi Baekhyun yanağını sıkarken.
Kyungsoo aniden komik bir yüz ifadesi yaptı, sigara kokusu almıştı. "Baekhyun, sigara mı içiyorsun?"
"E-evet."
Kyungsoo en üzgün yüz ifadesini takındı. "Baekhyun, bu kötü -"
Sonra bir araba göründü.
"Oh kahretsin... Bu ailem."

Dasom;



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder