Çeviren : Uniwlight~
UYARI: CİNSELLİK VE KÜFÜR İÇERMEKTEDİR.
Evim...
7.BÖLÜM “Hepimiz Karışığız.”
“Kyungsoo.”
Chanyeolun nefes nefese inlemesi Kyungsooyu çıldırtıyordu. Kısa duraklamadan faydalanan Chanyeol, dilini Kyungsoonun alt dudağına sürttü, genç olan Chanyeolun dudaklarını yaladığını hissedince inledi.
Kyungsoo kendisinin mi yoksa Chanyeolun mu yaptığından emin değildi ama koltukta bacakları Chanyeolun iki yanına ayrılmış şekilde yatıyorlardı, Chanyeol kalçalarını her yukarı kaldırışında Kyungsoo da kendini aşağı bastırıyordu.
Birden, Chanyeolun elleri belini kavradı ve onu durdurdu.
“Hayırhayırhayır yapamayız.” Chanyeol kesik kesik soludu. “Kyungsoo yapamayız-hayır. Kris.”
Kyungsoonun gözleri açıldı.
“Aman Tanrım. Siktir.” Kyungsoo mırıldandı, yaşlar gözlerinin pınarında birikirken, elleriyle yüzünü kapattı. “Çok üzgünüm Chanyeol.Siktir.Çok üzgünüm.”
Chanyeol küçük olanı kolları arasında alıp sıkıca kucakladı ve sırtını sıvazladı.
“Böyle olmamalıydı, Chanyeol.” fısıldadı Kyungsoo , yaşlar yanaklarından kayarken. “ Seni hala seviyorum, ama bunu Krise yapamam. Onu gerçekten önemsiyorum, bana çok yardımcı oldu. Böyle biri olamam.”
Chanyeol iç geçirdi, Kyungsooyu omuzlarından sıkıca kavrayarak gözlerini kendine bakmaya zorladı.
“Sorun değil, Kyung.” dedi Chanyeol , küçüğün yanaklarını parmaklarıyla okşayarak. “Herşey iyi olacak. Benim üstemden geleceksin ve ben de aynısını yapmaya çalışacağım. Kris senin için daha iyi.”
“Hala en yakın arkadaşım olarak kalmanı istesem bu fazla mı bencilce olur ?” sordu Kyungsoo sefil bir halde,çoktan cevabı bilerek.
“Evet.” dedi Chanyeol ,sessiz ve dürütçe. “Ama zorlamandansa sorman daha iyi oldu.”
Küçük bir hıçkırık döküldü Kyungsoonun dudaklarından, Chanyeol usulca yüzünü elleri arasına aldığında.
“Sen her zaman benim Kyungsoom olacaksın.” mırıldandı Chanyeol dudaklarını nezih bir öpüş için bastırırken. “Ama gitmene izin vermeliyim.”
Kyungsoo , kalbi daha fazla harap olabilir miydi , bilmiyordu.
“Kai, sana bir şey sorabilir miyim ?” dedi Kris, kaşları çatılı ,elindeki kupaya bakarken.
“Devam et.” dedi Kai meraklı bir gülümsemeyle.
“Chanyeol. O(Kyungsoo)-ne zamandır Chanyeola aşık?” tereddütle.
Kai durakladı , kaşlar birbirine yakın.
“Bimek istediğine emin misin ?”sordu Kai , Kris başıyla onayladığında iç geçirerek.
“Onları tanıdığımdan beri. Ve bundan daha da önce.” Kai dudaklarını şişirdi. “ Dürüst olmak gerekirse , Kyungsoonun ona aşık olmadığı bir zaman olduğunu sanmıyorum.Onlar birlikte büyüdü.”
Krisin içine oturdu, titrek bir nefes bıraktı.
“Anlıyorum.” kendi kendine güldü. Elindeki kupayı çevirdi , bakışlarını Kaiye yöneltmeden önce.
“Peki ya sen ?” sordu.
Kainin yediği çörek boğazına durdu , konuşabilmesi için buhar çıkan kahvesinden ağız dolusu birkaç yudum aldı.
“Nolmuş bana ?” öksürdü.
“Kai.” Kris bir kaşını kaldırdı.
Kai iç geçirdi.
“Kyungsooya aşık olmak çok kolay, kendinden biliyorsundur.” Kai güldü acı bir şekilde. “Tanışmamızdan bir yıl sonra aşık oldum ona.”
“Ama?” Kris baskıladı.
“Bilirsin.” gözlerini devirdi. “ Chanyeolle alakalı olmayan herşeye ilgisiz, kimsenin ona karşı bir şansı yok. Yani sen sayılmazsın !” ekledi aceleyle.
Kris güldü hafifçe , yüzünde düşünceli bir ifadeyle.
“Pekala.” gülümsedi üzgünce. “Ona sahip olduğum için şanslıyım, değil mi ?”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder