Çeviren : Nymph
6. BÖLÜM
2. Part
“Kahve ister misin?” diye sordu Wufan Jonginin önünde mutfağa giderken.
“Nah, sadece kola falan uyar, var mı?”
Wufan güldü başını sallayarak. “Geçen sefer kahveyi sevmedin mi?”
Jongin dilini çıkarttı. “Pek sayılmaz.”
Wufan sadece gülümsedi ve bir bardağa kola koyarak Jongine verdi.
“Ama sık sık alkol alıyorsun değil mi ?” diye sordu Wufan oturma odasındaki koltukta otururlarken. “Yani, Suhonun bir kafesi var ve sen de üst katında onunla birlikte yaşıyorsun.”
Jongin Wufana sokulurken hımladı. “O kadar sık içmiyorum ! Ama evet, üst katta Suhoyla birlikte yaşıyoruz.”
“Bunun ardındaki hikaye ne ?” diye sordu Wufan, kahvesini yudumlarken boştaki elini Jonginin omzuna atarak.
“Neden Sehun ve benim Suhoyla yaşadığımız mı ?”
Wufan başını salladı.
“Ohh, ......... Özel bir şey değil.” diye geçiştirdi Jongin, konuşacak modda olmadığı mesajını Wufana ileterek.
“Ya sen ? Burda ne yapıyorsun ?” Jongin bardağı sehpaya koydu ve Wufanı dürttü.
Wufan gülümsedi. “Aileden birkaç kişiyle birlikte tatildeyim. Luhanla zaten tanıştın, ve sadece Luhanla kalmanı istiyorum.”
Jongin hıhladı. “Ya, tabi. Tatil ? Birkaç aylığına ? Ve nolmuş ailene ?”
“Evet, tatil, birkaç aylığına, bunun nesi yanlış ? Ve lütfen ailemden uzak dur.” içini çekti Wufan.
“Ama peki ya --”
Jonginin cümlesi yarıda kaldı Wufan eğilip onu öptüğünde, onu etkili bir şekilde susturdu, boştaki eli Jonginin beline dolandı ve diğeriyle de bardağı sehpaya koydu.
Jongin kollarını Wufanın boynuna doladı ve büyük onu usulca koltuğa yatırırken onu kontrolde olmasına izin verdi.
Zaferi hissederek, Wufan Jonginin yanlarını okşamaya başladı, gencin altında ürpermesiyle eğlenerek. Baldırlarını kavrayarak , gencin bacakları arasına kuruldu ve Jonginin bedenine daha sıkı yaklaştı.
Jongin titiredi ve biraz gerildiğinde Wufanı göğsünden ittirdi.
Nefes almak için ayrıldıklarında genç derin nefesler aldı.
'Wufanı öpmek bir kızı öpmekten kesinlikle çok farklı.' inildedi Jongin.
Wufan güldü, göğsünden bir gürültü yükseldi, sanki Jonginin düşüncelerini duyabiliyormuş gibi.
“Neye gülüyorsun sen, göt.” inildedi Jongin, bu pozisyonda olduğu için hafiften utanarak Wufanı itmeye çalıştı.
Wufan gülümsedi ve geri oturdu, Jongini de kucağına çekerek bacaklarını iki yanına aldı.
“Özür dilerim bebeğim. Önce konuşmak istiyorsun, değil mi ?” gencin kalçalarını kavrarken Wufanın gözleri sinsice parıldadı.
“Evet. 'Konuşmak.' Kıçımı avuçlamanı değil.”
Wufan dudak büzdü ama ellerini çekmedi. Jongin sızlandı ve başını Wufanın boynuna gömdü. Büyük hafifçe güldü ve rahatlatıcı bir şekilde gencin sırtını sıvazladı.
“Konuş, Jongin. Seni dinliyorum.”
Jongin iç çekti ve utangaçca Wufanın dudaklarını öptü, duygularından konuşmak istemeyerek.
Wufan hımladı öpücüğün tadını çıkartarak, ama yine de ayrıldı. Jonginin ne istediğini söylemesini stiyordu.
Jongin mızmızlandı ve kollarını Wufanın boynuna doladı.
Wufan gülümsedi ve Jonginin boynunu okşadı. “Bana gerçekten söylemen gerekiyor, tatlım. Ne istiyorsun benden ?”
Jongin vücudunu Wufana daha da yaklaştırdı, boynundaki tutuşunu sıkılaştırdı ve Wufanın boynunu ısırdı, insanlara bu adamın başının bağlı olduğunu gösterecek bir işaret bırakması gerekiyor.
“Yani eemm....geçen sefer dediğin şu şeyi deneyebiliriz sanırım...?” diye başladı Jongin, başını şakacı bir şekilde Wufanın omzuna sürterek, bu büyüğün yeniden gülmesine neden oldu.
“Tanrım, bilmiyorum. Hangi 'şey'den bahsediyorsun sen?”
Jongin yine boynunu ısırdı, Wufan biraz fazla sesli olarak inlemişti.
“Aptala yatmayı kes.” dudak büzdü Jongin Wufanın yüzüne bakarken.
“Safa yatmayı kes.” diye cevapladı Wufan, intikam olarak Jonginin dolgun alt dudağını ısırdı.
Jongin mızmızlandı ve hafifçe Wufanın saçını çekti, böyle korunmasız bir pozisyonda olmak kesinlikle hiç hoşuna gitmemişti. Kendinin ne istediğini bile bilmiyordu. Bu adama karşı hissettiklerinin sadece 'hoşlanmak'tan daha fazla olduğunu biliyordu. Bundan daha ileri bir hale gelmişti, büyük hakkında hiçbirşey bilmemesine rağmen.
Jongin düşünürken, Wufan sabırsızlanmaya başladı. Tanrım, bu çocuk için zaten yeterince sabır göstermişti, ve Jongini kendinin olarak göstermeye dünden razıydı, nasıl olursa olsun.
“Pekala, bu kadar tatlım.” iç çekti Wufan, ayağa kalktı, sonucunda hala kucağında olan Jonginin ciyaklayıp düşmemek için bacaklarını beline dolamasına neden olarak.
“Nereye gidiyorsun?” Wufan yürümeye başladığında ona sıkıca asıldı.
“Yatak odama.” dedi basitçe Wufan, sabitlemek için Jonginin baldırlarını kavrayarak.
“Y-yatak odası ? Ama hala gündüz ve --”
“ -- Biliyorum, Jongin.”
Wufan usulca Jongini yatağına bıraktı, arkasından kapıyı kapattı ve perdeleri çekmek için camın oraya gitti.
Jonginin nefesleri hızlanmaya başladı, Wufanın ne yapmaya çalıştığının gayet farkındaydı.
“Wufan,” Jongin titrek bir sesle büyüğe seslendi oda daha karanlık olurken , ama yine de Wufanın ona doğru yürüyüp yatağa oturduğunu görecek kadar ışık vardı. “Bunun nasıl olduğunu bilmiyorum, daha önce hiç --”
Wufan şşşladı, eğildi ve ellerini Jonginin başının iki yanına koydu.
“Güven bana.” diye fısıldadı Wufan Jonginin dudaklarına karşı, genci sakinleştirmeye çalışarak.
Eğer Wufanın kendisiyle dürüst olması gerekirse, şu an durması gerektiğini biliyordu.Gencin ürktüğü çok belliydi, ve şimdi düşünüyordu da, fazla hızlı olmamış mıydı ? Genci buraya kadar sıkıştırmıştı. Wufan Jongine baktı, gözleri endişe ve merakla açılmıştı.
“Sana güveniyorum.” dedi Jongin bir süre sonra, ve utangaçca gülümsedi Wufana.
Bu sözleri idrak etmek ve arkasındaki asıl anlamı anlamak için Wufanın biraz beklemesi gerekti. Jongin devam etmesi için ona izin vermişti, ve sonunda bunun sadece birbirinden 'hoşlanmak'tan ileri gitmesi için yol açmıştı. Wufan içten bir şekilde gülümsedi ona, ve yeniden eğildi genci öpmek için.
Eeeee ehe evet, bana kızmayın burda kesmem gerekiyordu yoksa bu akşam bu kadarını da ekleyemezdim daha çok beklemeniz gerekirdi. Eh bitişinden de anlaşılacağı ve daha önce söylediğim üzre diğer bölümümüz smut olacak. Hadi hayırlısı. Gördüğünüz hatalarınız varsa yazmakta serbestsiniz !
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder