Çeviren : Uniwlight~
5. BÖLÜM
Devamı
Jongin başını yemek masasına koyarken somurttu.
“Jongin aş bunu, kuralları çiğnedin. Katlan.” dedi Suho, dolu tabakları masaya koyarken.
“Ama hyung -”
“Hayır. Eğer kardeşim senin geceyi kim olduğunu bile bilmediğin denk gele Çinli bir adamla geçirdiğini öğrenseydi beni öldürürdü ve tanrı bilir neler yaptınız.”
“Hiçbirşey yapmadık yemin ederim !”
“İstediğin kadar yemin et ama bu hafta kuralları baya çiğnedin.” iç çekti Suho, hayalkırıklığına uğradığı belliydi.
Jongin alt dudağını ısırdı ve başını salladı. Biliyordu ki hyungu haklıydı.
“Çok özür dilerim seni hayalkırıklığına uğrattım.” dedi Jongin gözlerini ovalayarak.
Suho hımladı ve Jonginin yanına oturdu, sırtını sıvazladı,gence gülümsedi. Sessizlik içinde yemeye başladılar.
Gecenin ilerleyen saatlerinde Jongin kendini yatağına bıraktı, haftasonu için büyükannelerinde kalmaya giden Sehunu şimdiden özlemişti.
Bir iç çekmeyler telefonunu cebinden çıkardı ve ekrana baktı. Ne bir mesaj ne bir cevapsız çağrı. Ne heyecanlı bir sosyal hayat ama. Homurdandı ve yan yattı.
'Wufanı aramalı mıyım ?' Jongin esnedi ve gözlerini kapattı.
“Belki yarın.” mırıldandı veyavaşça uykuya daldı.
“Wufana gidemezsin, Suho hyung olmaz dedi!” diye bağırdı Sehun, beklenmedik bir şekilde Wufanı görmek için okuldan gitmeye yeltenen Jongini tutmaya çalışarak.
“Bırak beni ! Sadece bir saat için gidiyorum sonra geleceğim, söz veriyorum!” Jongin serbest kalmak için kıpırdandı.
“Hayır ! Zaten Suho hyungu yeterince hayalkırıklığına uğrattın ve bir daha onun güvenini kırdığında annene söyleyecek, o yüzden burda kalıyorsun!”
“Ama Sehun, kimsenin haberi olmayacak ! Tabi 'sen' Suhoya gittiğimi söylemezsen.”
Sehun alt dudağını ısırdı. “Burda kal işte Jongin, eğer Wufana gidersen ve Suho bir şekilde bunu öğrenirse pişman olursun.”
Jongin başını salladı. “Ama onu gerçekten görmek istiyorum, o gerçekten kötü biri değil.” dedi, Sehun gözlerini devirdiğinde içini çekerek. “İnan bana ! Son seferde benimle gerçekten iyi ilgilendi ben de onunla birlikte olmaktan keyif aldım. Haklıydın. Sanırım biseksülim.”
Sehun yine gözlerini devirdi. “Jongin, bunun farkına varmana sevindim ama Wufanın bu deneyimi yaşamak için uygun kişi olduğunu düşünmüyorum...”
“Ne ? Tabiki öyle! O çok deneyimli!” hıhladı Jongin, döndü ve otobüs durağına doğru yürüdü.
“Jongin -”
“Gidiyorum, konu kapanmıştır!” dedi Jongin “Ve lütfen bana hyunga söylemeyeceğine söz verdi. Zamanında döneceğim.”
Sehunun dramatik bir şekilde iç çekişini duyabiliyordu, ama takmamayı tercih etti. Şu an Wufanı görmek istiyordu,nokta.
Suho onu, onun evinden aldığından beri onunla konuşmamıştı, ve bu lanet olası 6 gün önceydi. İşin kötüsüyse, Wufan onunla iletişime bile geçmemişti. Ya Jonginin çok bela olduğunu düşündüyse ? Ya da çok genç olduğunu ? Bilmesi gerekiyordu, şimdi.
“Şimdi onu arayacağım ve gelip beni almasını isteyeceğim.” diye mırıldandı Jongin yürümeyi bıraktı ve telefonuna baktı.
Cidden onu arasa mı aramasa mı bir süre düşündükten sonra, halletmeye karar verdi. Eğer Wufana daha yakın olmak istiyorsa, daha olgun olmalıydı. Ve bu, onu arayabilmeyi de kapsıyordu.
Jongin, Wufanın açmasını beklerken alt dudağını ısırdı.
{Wufan.}
Telefondan alçak sesi duyunca Jonginin kalbi şahlandı.
“Uh,oh” Jongin , büyüğe ne diyeceğini düşünürken garip bir şekilde güldü. “Hey...Wufan, benim Jongin ?”
{Jongin ? Beni çoktan unuttuğunu sanıyordum, nasılsın ?}
Jongin kocaman gülümsedi,en azından Wufan onu unutmamışt. “Ben iyiyim ,ben iyiyim ! Nasılsın ?”
{İyiyim tatlım. Senin için yapabileceğim bir şey var mı ? Yoksa sadece benimle konuşmak için mi aradın ?}
Wufanın kısık sesli gülüşü Jonginin içini ısıttı, yanaklarını kızarttı.
“Oh, aslında, buluşabilir miyiz falan diye öğrenmek için aramıştım ?”
{Şimdi ?}
“Eğer istersen tabi.” Jongin utangaçca boştaki elini ileri geri salladı.
{Elbette bebeğim. Seni arabamla almaya geliyorum, nerdesin ?}
“Okuluma yakın, beni son sefer aldığın yerde duracağım.”
{Güzel, okuluna yakınım, 10 dakikaya görüşürüz.}
Jongin utangaç bir 'evet' mırıldandı ve aramayı sonlandırdı. 'İyi gitti.' diye düşündü genişçe gülümseyerek.
Sadece Wufanın da onu aynı şekilde sevdiğini öğrenmeliydi. Tabiki, ona 'bebeğim' ve 'tatlım' diyordu, ama kim demiş Wufan diğerlerine de aynı şekilde seslenmiyor ? Eğer Wufanla daha samimi olmak istiyorsa , ona yakın olan 'sadece o' olmalıydı.
Jongin yine alt dudağını ısırdı, onun kötü bir alışkanlığı işte, birkaç dakika sonra Wufanın arabasının köşeyi döndüğünü,Jongine doğru geldiğini gördüğünde gülümsemesini durduramıyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder