‘Bücür! Gidelim hadi!’
‘Bekleee!’
‘Orada ne halt yiyor?’ Wufan henüz odadan çıkmamış olan genç
yüzünden söylenmeye başladı.
‘Yah! Bücür!’
‘Tamam, tamam bitti.’ Yixing geri seslendi.
Wufan evine doğru sürdü çünkü bugün Yixing’in onların
ailesine girdiği gün olduğundan evlerinde akşam yemeği yiyecekti ve ertesi gün
de Yixing’in evinde olacaktı. Yixing, Wufan’ın ailesiyle buluşacağı için fena
halde endişeliydi. Bayan Wu’yu tanıyor olsa da henüz alışamamıştı. Yixing akşam
yemeği boyunca sessizliğini korudu. Sadece bir şeyler sorulduğunda cevap verdi
ve gülümsedi. Sözleşmeli bir evlilik olabilirdi ama bu ailesine kaba
davranacağı anlamına gelmezdi.
‘Yixing biraz konuşabilir miyiz?’ tatlısını bitirmiş olan
Bayan Wu sordu.
Wufan annesinin sorusuyla biraz şaşırdı. ‘Neden burada
konuşmuyorsun anne? Ben de burada olmak istiyorum.’
‘Özel bir şey. “Karını” çalmayacağım, korkma. Gel Yixing.’
Yixing kafasını salladı ve kalktı.
‘Dikkat et bebeğim.’ Dedi Wufan tekrar.
‘Onu öldürmeyeceğim Wufan!’ Bayan Wu ona tekrar bağırdı.
--------------------------------------
Bayan Wu evlerinin önündeki çeşmenin yanına, banka oturdu.
‘Korkmuş olmalısın, değil mi?’
‘Sayılır.’ Dedi Yixing ve gülümsedi.
‘Aslında ikiniz hakkında hala emin değilim. İlk başta Wufan’ın
sadece evlenmemek için bizim önümüzde böyle davrandığını düşündüm. Bana onun
erkek arkadaşı olduğunu söyledi gün, sana nasıl bağırdığını duydum. Ve sarışın
arkadaşına da.’
‘Huh? Hmm… Düşündüğünüz gibi değil Bayan Wu.’ Yixing’in sesi
çatlamaya başlamıştı. Bunları duymayı beklemiyordu.
‘Ve Wufan’ın sana erkek arkadaşıymış gibi davranmadığını
biliyordum. Sadece önümde aşk böcekleriydiniz. Her zaman sana bücür dedi,
bağırdı ve sen daima evde bekledin.’
Yixing, Bayan Wu’nun itirafları karşısında şaşırdı. Nasıl
tepki vereceğini bilmiyordu.
‘Ne zaman Wufan’a evlilik hakkında sorsam, sonra ve sonra
diyordu. Bu yüzden düşündüklerimin doğru olduğuna karar verdim. İkiniz sadece
sahte çiftsiniz. Açıkçası bu beni üzdü.’ Dedi Bayan Wu alçak bir sesle ve yıldızlarla
dolu gökyüzünü izlerken.
**Wufan nerede? Ne yapacağım şimdi? Öldüm ben.**
‘Buna bu kadar kolay izin vereceğimi mi sanıyorsun?’
Yixin ona döndü ve gözleri genişledi. Birden aldığı tehditle
şaşırmıştı.
Bayan Wu onun tepkisini fark etti ve gözleri ona döndü.
‘Oğlumun rastgele bir adamla evlenmesine izin vermem ve sen
bir erkeksin, ona bir çocuk veremezsin.’
Yixing’in bakışları, Bayan Wu’nun gözlerinde kaldı. Kalbinde
kelimelerle ifade edemeyeceği bir acı vardı.
‘Ama Yixing, Wufan seninle tanıştıktan sonra onu asla
görmediğim bir hale geldi.’ Bayan Wu’nun yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi.
‘N-Ne?’ Yixing kafası karışmış bir şekilde sordu.
‘Evet, Wufan çok değişti. Bilgin olsun, Wufan evde yemeyi
sevmezdi. Her zaman farklı yemekler denemek için restoranlara, otellere
giderdi. Pişiren kişi ben olsam bile öyleydi. Normal insanlar annelerinin
yemeklerini severler. Ama sen geldiğinden beri, evde yemeye başladı. Eve gidip
seninle yiyeceğini söylediğinde çok şaşırmıştım. Ve ne zaman sorsam aynı cevabı
veriyordu. Ben bile bunu yapamıyorken… Seni çok kıskandım.’
Yixing’in ağzı onu dinlerken açık kaldı.
‘Wufan son zamanlarda gülümsüyor da. Önceden böyle mızmız
bir serseri değildi. Seni kızdırdığındaki parlak gülümsemesini seviyorum. Odayı
dolduran kahkahalarını duymayalı uzun zaman olmuştu. Babası bizi bıraktıktan
sonra çok uzun bir zaman…’
Yixing gözlerini yere indirdi. Duyduklarını hazmetmeye
çalışıyordu.
‘Evet, özür dilerim Bayan Wu. Bu evlilik sadece 3 aylık bir
sözleşme. Wufan bunu sadece başkasıyla evlendirme fikrini unutmanız için yaptı.
Seohyun’u seviyor.’ Dedi Yixing kısık sesle. ‘Uzun zamandır ve sonsuza dek.’ Ekledi.
Kalbi artık sancılarla sarsılıyordu. Bu duyguyu sevmiyordu.
‘Ne akıllı bir plan.’ Bayan Wu duyduklarıyla güldü.
‘Wufan’ı değiştirdiğimi söylüyorsunuz ama ben öyle
düşünmüyorum. Asla olmayacak.’
‘Ama değiştirdin.’
Yixing zayıfça gülümsedi.
‘Neden Seohyun’u sevmiyorsunuz?’
‘Çünkü onun oğluma gerçek mutluluğu verebileceğini
düşünmüyorum. Aslında o ailenin geçmişte Wufan’ın babasının ölümüyle ilgili
yaptıkları hileleri unuttum. Sadece Seohyun’un doğru kişi olduğunu sanmıyorum.’
‘Ben de öyle. Dediğiniz gibi ben bir erkeğim, Wufan’a bir
çocuk veremem. Wufan çocukları sevdiğini söylemişti bana. Gerçekten de ondan
küçük bir kardeşi olsun istermiş. Ama neden Wufan’a bunu yapıyorsunuz? Neden
bunları Wufan’a da söylemiyorsunuz? Belki kabul edebilirdi. Sadece Wufan’ı tüm
bu karmaşaya itiyorsunuz ve her zaman Seohyun ve sizin aranızda kalıyor.
İkinizi de kaybetmek istemiyor.’
‘Hayır, vazgeçmezdi. Oğlumu tanıyorum. Wufan bir şeylerle
yüzleşmediği sürece başkalarının düşüncelerini kabul edecek bir adam değil. O
dik başlı biri Yixing.’
‘Peki benden ne istiyorsunuz Bayan Wu?’
‘Hiçbir şey. Üç ay evli kal. Bu dönemden sonra hala Seohyun’u
seviyor olursa yapabileceğim bir şey yok.’
Bayan Wu gülümsedi ve Yixing’in kalçasını pat patladı. ‘İçeri
girelim. Wufan endişelenmiştir.’
**Herkes birbirinin duygularını düşünüyor. Bayan Wu, Wufan’ı
düşünüyor. Wufan, Seohyun’u düşünüyor. Ve Seohyun, Wufan’ı düşünüyor. Ya ben?
Beni düşünen kimse yok. Acınası.**
Wufan ve Yixing 21.30 gibi evden ayrıldı. Yolculuk sessizdi.
Kimse sohbete başlamadı. Yixing, Bayan Wu ile olan konuşmalarını düşünüyordu ve
Wufan yola odaklanmıştı. Wufan’a hiçbir şey söylememişti.
‘Wufan.’
Wufan sessiz kaldı.
‘Seohyun ne yapıyor?’
‘Neden soruyorsun?’
‘Hiç. Erkek arkadaşı başka bir adamla evlenmişken iyi mi?’
Wufan soruya cevap vermedi. Seohyun ile arasındakinin ne
olduğunu kendi bile bilmiyorken ne cevap vereceğinden emin değildi.
Onlar on gibi eve vardılar. Yixing eşyalarını yerleştirmeye
devam etmek istediğinden Wufan’ın önce duşa gönderdi. Kendi elbiselerini
yerleştirebilmek için Wufan’ın elbislerini tekrar düzenlemeliydi.
‘Bu kadar elbise getirmemeliydim aslında. Burada sonsuza dek
yaşayacak değilim. Sadece kahrolası 3 ay, ya da daha az.’ Düzenlemeye devam
ederken kendi kendine mırıldandı Yixing.
Wufan biraz sonra belinde bir havlu ve saçlarından sular
damlayarak çıktı.
‘Bana elbiselerimi ver Xingxing.’ Dedi ve kocasının
arkasında olduğundan habersiz olan Yixing’in arkasında durdu.
‘Burada-‘ Vücudu dev kocasına çarptığında sözü yarıda kaldı.
Yixing, Wufan’ın havluya sarılı bir şekilde seksi hareketlerde bulunacağını
biliyordu ve onun kazanmasına izin veremezdi.
‘Kıyafetlerin.’ Ondan tarafa bakmayarak kıyafetleri uzattı
Yixing.
‘Xingxing bana bak.’
Yixing cevap vermedi.
‘Yixing bana bak dedim. Şu an senin kocanım ve beni dinlemek
zorundasın.’ Dedi Wufan tekrar.
Yixing durumunun gerektirdiği zorunluluktan dolayı
tereddütle döndü ve gözlerini Wufan’a doğru kaldırdı.
‘Güzel. Bunun sadece bir sözleşme evliliği olduğunu
biliyorum ama ne olursa olsun, yine de evlilik. Yani karımmış gibi davranman
gerek.’ Dedi Wufan sakince ve gözlerini Yixing’ dikmişken.
Wufan yürüdü ve Yixing’in beline kollarını sardı. Ki
birisini saniyede bilmem kaç kez zile basarak yeni evli çiftin ilk gecesini
böldü.
Wufan gözlerini kapattı ve dişlerini gıcırdattı. Eşiyle
öpücüklerini bölen her kimse onu kızdırmıştı.
‘Git üstünü giy. Ben açarım.’ Dedi Yixing aceleyle davetsiz
misafire kapıyı açmak için koşarken.
Gece geç saatte evine gelen konuğu gördüğünde Yixing dondu
kaldı.
‘Seohyun?’
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder