17.Bölüm
‘Xing, beni dinle.’
Yixing, Wufan’ın sert sesiyle sarsıldı. Hala gözleri direksiyonda olan sarışına baktı.
‘Bilmiyorum… Belki bu çılgınca veya gülünç gelecek ama…. Hadi evlenelim.’
Yixing, Wufan’ın sert sesiyle sarsıldı. Hala gözleri direksiyonda olan sarışına baktı.
‘Bilmiyorum… Belki bu çılgınca veya gülünç gelecek ama…. Hadi evlenelim.’
Yixing’in gözleri genişledi.
‘Başka bir çaremiz yok. Planımızı anneme açıklayamayız.’
Wufan, Yixing’i dindirmeye çalıştı.
‘Evliliğin basit bir şey olduğunu mu sanıyorsun Wufan?’
‘Hayır, sanmıyorum. Ama bunu yapabiliriz. Evlendikten sonra
bunu çözmek için başka bir yol bulabiliriz.’
‘Başka bir yol? Ne yapabilirsin? Kocam olup birkaç ay sonra
beni terk mi edeceksin? Öyle mi? Diğer insanlar ne düşünecek Wufan? Annem ne
hissedecek? Ve, ya eğer…’
Wufan sadece ona bakıp sözlerini bitirmesini bekledi.
**Ya eğer sana aşık olursam?**
‘Hayır, rahatla Yixing, rahatla. Söz veriyorum ki her şey
iyi olacak. Sadece yakın arkadaşlar ve akrabalar için bir düğün
düzenleyeceğiz.’ Wufan genç olanı ikna etmeyi denedi.
‘Peki ya Seohyun?’ sertçe sordu Yixing.
‘Bilmiyorum. Artık onu sevdiğimi sanmıyorum. Aklıma gelmiyor
bile. Zaten çok fazla görüşmüyoruz da ama sorun değil. Onun üstesinden
geleceğim.’
Yixing plan hakkında düşünürken sadece baktı.
’Deneyelim hadi.’
Yixing emin değildi. İlk başta duraksasa da sonunda sarışının
fikrini katıldı. Ardından Bayan Zhang’a anlatmak için, beraber Yixing’in evine
gittiler. Luhan ve Minseok da oradaydı.
Evleneceklerini söyleyen Wufan oldu. Yixing onun yanında
sessizce oturdu. Annesine bakacak cesareti bile yoktu. Annesinin ona patlayacağını
ve birazdan kendi elleriyle öldüreceğini biliyordu. Belki de annesi onu kapının
önüne koyardı. Bayan Zhang’ın ifadesinde başta bir şey yoktu. Wufan da Yixing
kadar paniklemeye başladı. Bayan Zhang kabul etsin diye içten içe dua ediyordu.
‘Wufan bize çok yardımcı oldu. Yani Yixing’e bağlı.’
‘Gerçekten mi anne?’
Wufan hoşnut bir şekilde gülümsedi ve Yixing derin bir nefes
verdi.
Wufan, Luhan ve Minseok ile birlikte Yixing’in evinde bir
akşam yemeği yedi. Bütün hikayeyi anlatmaya başladı ve ardından rastgele şeyler
hakkında konuşurlarken ev kahkahalarla doldu taştı.
-------------------------------------------------------
‘Şimdi Wu Yi Fan, eşini öpebilirsin.’
Zaten bacakları titriyor olan Yixing, üzerine bir de kızardı
ve kalbi hızlanmaya başladı.
‘Yapma.’ Dedi Yixing ağzını kıpırdatmadan ve Wufan’ın ona
doğru eğilip, elini yüzüne kaldırdığını gördü.
‘Neden? Artık benim karımsın?’ Wufan da aynı şekilde ağzını
kıpırdatmadan konuştu.
Dudaklarının buluşmasına santimetreler kalmıştı. Yixing
şimdi domatese dönmüştü, Wufan’ı insanların önünde öpmek istemiyordu. Sadece
bundan hoşlanmıyordu. Tüm konuklar Wufan’ın ilk sefer onu öptüğündeki gibi “öp!
öp!” tezahüratları yapıyorlardı. Wufan yakın arkadaşlarının sesini
duyabiliyordu ve onlara bakmasa da nasıl tepki verdiklerini çok iyi biliyordu.
Chanyeol ummalı bir şekilde ellerini çırpıyorken gülüyor
olmalı, Baekhyun ise sadece eğlenerek ele avuca sığmayan erkek arkadaşını
sakinleştirmeye çalışıyor olmalıydı. Kyungsoo tapar bir şekilde, gözleri
kocaman ve elini de göğsüne koymayı unutmayarak Yixing’e bakıyor olmalıydı ve
Jongin bir ahmak gibi gülerek, Wufan ile bu planı yapan kişi olduğu için kendine
iltifatlar yağdırıyor olmalıydı. Ama çoğunlukla fikirler ondan çıkıyordu.
Wufan gergin ve kızarmış olan çocuğa baktı. Onun yüzüne
yaklaşırken açılan gözlerini görebiliyordu. Ardından biraz hızlıca yüzünü
yaklaştırdı ve Yixing’i alnından öptü.
Yixing gülümsedi.
İkisi de konuklara selam verdikten sonra törenden
ayrıldılar.
------------------------------------------------------------------
Törenden hemen sonra Wufan ‘Karısını’ evine getirdi. Yixing’in
de kendisi gibi bir penisi olsa bile onu kocası yerine karısı olarak çağırmaya
kararlıydı.
Yixing’in iş yeri olan ev, birden onun evi haline gelmişti,
diğer bir deyişle kocasının evi… Yixing güç bela çantalarını taşıyarak, mutfağa
yakın olan arkadaki misafir odasına koştu.
‘Yah, bücür! Nereye gidiyorsun?’ Aniden Wufan’ın sesini
durunca durdu ve döndü.
‘Eşyalarımı çıkarmaya gidiyorum. Neden?’
‘Hiç de, neden misafir odasına gidiyorsun? Benimle
yatacaksın, tamam? İtiraz yok.’
‘Ne? Ama bu evlilik sadece kağıt üstünde ve birkaç ay için.
Niye birden bire ciddiymiş gibi davranıyorsun?’ Yixing onun fikrine tamamen
karşıydı.
‘Senin kocanım. Dediklerimi dinle.’ Dedi Wufan sertçe
odasını gösterirken.
Yixing kaşlarını çattı. Wufan’ın kararına katılmıyordu.
Biraz gizlilik ve kendine özel bir alan istiyordu. Ama şimdi Wufan ile aynı
odayı paylaşmak zorundaydı. Yixing, Wufan’ın odasına daldı ve sertçe kapıyı
çarptı.
‘Neyi var bunun?’ Odanın içinde bağırdı Yixing.
‘Şu bücür… Bana karşı daha hoş davranmalıydı, artık onun
kocasıyım. Önümde kapı çarpmaya cesaret edebiliyor demek, sadece bekle.’ Wufan
kendi kendine mırıldandı.
‘Yah! Çık dışarı bücür!’ Wufan oturma odasından höykürdü.
Yixing derhal Wufan’ın önüne geldi. Daha fazla Wufan’ın
dırdırını dinlemek istemiyordu, oda hakkındaki yeterliydi.
‘Peki, sözleşme hakkında konuşacağız. Böylece ikimiz de
durumumuzu ayarlayabiliriz. Yani, ne istiyorsun söyle bakalım.’
Yixing parlak bir şekilde gülümsedi. ‘Gerçekten mi?’
Wufan başını salladı.
‘Bana nazik davran.’ Dedi Yixing kendinden emin bir şekilde.
‘Emin misin?’
Yixing şiddetle kafa salladı.
‘Tamam, sen de benim dediğim her şeyi yapmak zorundasın, anladın
mı?’
‘Tıpkı eskisi gibi mi?’
‘Evet. Pekala, 3 ay için geçerli olan evlilik sözleşmesi
resmen başlıyor.’ Dedi Wufan da kendinden emin bir şekilde.
‘Her neyse.’ Dedi Yixing ‘yeni’ yatak odasında aceleyle
eşyalarını açarken.
‘Bundan sonra ne olacak görelim.’ Eşyalarını açmakta olan
cılız ve masum vücudun sahibine bakarken şifreli bir şekilde gülümsedi Wufan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder