Çeviren: Churrimy
Zıt Kutupların Çekimi | 2. Bölüm - İtiraflar
Okul başlayalı çoktan 3 hafta geçmişti, ve Chanyeol Baekhyun'a ilgi duyuyor, ondan hoşlanıyordu. Bunu bakan herkes söyleyebilirdi. Her zaman Baekhyun'a bir şeylerde yardım etmek istiyor, onunla konuşuyor, onunla oturuyordu ve hatta birkaç kez de okuldan sonra takılmayı teklif etmişti.
Baekhyun her şey için çok mutluydu, ayrıca Chanyeol'dan hoşlanmıştı. Neden bu kadar farklı olduklarını bilmiyordu, ve ona karşı bir hareket yaparken, ona bir şey sorarken hem gergin oluyordu. Bütün arkadaşları onun Chanyeol'dan hoşlandığını biliyordu, bu kişinin Chanyeol olmasından hoşnut değillerdi ama bunu destekliyorlardı, Kyungsoo dışında.
~
Baekhyun yavaşça kafeteryaya girdi ve gözleri arkadaşlarını aradı. Onları gördüğünde çabucak yanlarına gidip Xiumin'in yanındaki yere oturdu. "Selam çocuklar."
"Hey." Kyungsoo dışında hepsi ona selam verdi. Baekhyun Kyungsoo'ya döndü ve dudağını ısırdı. "Sen iyi misin?" Kyungsoo omuz silkti ve uzaklara baktı. Baekhyun iç çekerek yemeğini yemeğe başladı.
"O tekrar bakıyor." dedi Xiumin sessizce. Baekhyun Chanyeol'un masasına bakarken kızarmaya başlamıştı. Sonra gözlerini Chanyeol'a çevirdi. Onun kendisine gülümsediğini gördü, sonra Chanyeol el salladı. Baekhyun da aynı şekilde utangaçça el salladı. Chanyeol da göz kırparak uzağa baktı. Baekhyun bu sefer öncekinden çok daha fazla kızararak, bakışlarını tepsisine yöneltti. Bu sırada Xiumin dikkatli bir şekilde Kyungsoo'yu izliyordu, ve onun Baekhyun'a incinmiş gözlerle baktığını farketti.
~
Haftalar geçerken Baekhyun'un Chanyeol'a karşı olan ilgisi daha da artıyordu. Chanyeol'un kötü çocuk olduğunu, çevresindeki doğru kişi olmadığını biliyordu, ama onun kişiliğinde gerçekten bir şeyler vardı.
Baekhyun için her şey iyi gidiyordu, ta ki;
"Görünüşe göre Chanyeol'un yeni bir kız arkadaşı var." dedi Kyungsoo aniden.
"Ne demek istiyo-" Baekhyun kafasını kaldırdı ve Chanyeol'un kolunu çok güzel bir kıza sardığını gördü. Kalbinin yanında acı hissetti ve saf kıskançlıkla gözlerini kaçırdı. "O- o kız bir sürtük." dedi Baekhyun sessizce.
Tao'nun gözleri büyüdü, ve onun omzuna vurdu. "Dil."
Baekhyun gözlerini yuvarladı. "Sadece.. Sessiz ol.." Kendini incinmiş ve ihanete uğramış hissediyordu. Gerçekten Chanyeol'la bir yerlere geldiklerini düşünüyordu, ama yanılmıştı. Chanyeol'un gözleri onunla buluştu ve kızın kolunu bıraktı. Baekhyun gözlerini kaçırdı ve başını salladı. Kafeteryadan ayrıldı.
Sonra dolabına yürüdü ve sonraki dersi için gerekli eşyaları almaya başladı. Hala içi acıyordu. Sonra birinin sırtına dokunduğunu hissedince hızlıca arkasını döndü. Chanyeol'la yüz yüze geldi.
"Neden kafetaryadan o kadar hızlı çıktın? Seninle konuşmak istiyordum."
"B-Ben kız arkadaşının bundan hoşlanacağını sanmıyorum..."
"Kız arkadaş?"
"E-evet, kolunu sardığın."
"Onunla sadece flört ediyordum, biz çıkmıyoruz."
"O-oh." dedi Baekhyun dolabına geri dönerek ve bir şey arıyormuş gibi davrandı. İki elin belinin iki yanına dokunduğunu hissetti ve kalbi sanki yarıştaymı gibi atmaya başladı. Hayatında kimse ona bu şekilde dokunmamıştı.
"Y-yani. Seninle konuşmak istiyordum."
"N-ne hakkında?" dedi Baekhyun sessizce.
"B-b-b-ben sende-"
"Baekhyun!" Aniden bir ses geldi. İkisi de döndü ve bu kişinin Kyungsoo olduğunu gördüler. Baekhyun hayatında bir insandan asla bu kadar hoşnutsuz olmamıştı.
Kyungsoo Chanyeol'a çarparak Baekhyun'un yanına geldi. "Seninle konuşmam gerek." Baekhyun kafasını salladı. "Şu an başka biriyle konuşuyorum Kyungsoo, ve bence onu öylece bırakmak kaba olur. Seninle birazdan konuşurum. Olur mu?"
Kyungsoo kaşlarını çatarak ikisine baktı. "P-Peki... B-benimle dışarıda buluş, şeyden sonra, sanırım.." Sonra koridor boyunca yürüdü.
Baekhyun Chanyeol'a baktı. "B-bana ne söyleyecektin?"
"B-boşver." dedi Chanyeol gözlerini kaçırarak. "Seninle sonra konuşurum?"
"Tabi, olur." Baekhyun gülümsedi. Tam uzaklaşacakken biri elini tuttu. Baekhyun arkasını döndüğünde Chanyeol... Farklı görünüyordu.
"Benimle çıkar mısın?" dedi Chanyeol gözlerini etrafta gezdirirken.
Baekhyun'un yüzü kıpkırmızı oldu, utangaçça gülümsedi. "T-tabii." Birbirlerini 3 haftadır tanımalarına rağmen bu dürüstlük Baekhyun'u şok etmişti. Ama o an birbirlerini ne kadar tanıdıklarının önemi yoktu.
Chanyeol Baekhyun'u şaşırtarak ona koca ayıcık sarılışı yaptı.
"Ama bunu sır olarak tutmalıyız." dedi Chanyeol.
~
Baekhyun söz verdiği gibi Chanyeol'la konuştuktan sonra Kyungsoo'yla buluşmaya gitti. Yanakları hala kızarıktı ve ilk erkek arkadaşının olduğu düşüncesi karnında kelebekler uçuşturuyordu.
Sonra Kyungsoo'nun bir ağacın altında oturduğunu gördü. Üstünden atlayarak yanına oturdu. "Ee, ne istiyorsun?"
Kyungsoo şokla sıçradı. Baekhyun'a bakarak, "Oh, um, boşver." dedi.
"Tamam..." dedi Baekhyun sokağa bakarak. Kyungsoo'ya dönerek, "Kyungsoo, en iyi arkadaşım olduğun için sana söylemek istiyorum, ama KİMSEYE söylememelisin."
"Tamam." dedi Kyungsoo oturuşunu dikleştirerek.
"Kimseye söylemeyeceğine söz veriyor musun?"
"Evet."
"Ben ve Chanyeol erkek ve erkek arkadaşız."
Kyungsoo gözlerini kaçırdı, ellerine baktı. "O-oh.. B-bu.. Harika." Baekhyun gülümsedi. "Evet... Biliyorum, bu konuda biraz gergindim, herkesin olduğunu söylediği gerçek Chanyeol'u tanımıyordum. Bana karşı her zaman iyiydi."
Kyungsoo hala kafasını kaldırmıyordu. Cevap olarak kafasını salladı. Baekhyun endişelenmiş görünüyordu. "Sen iyi misin?"
"E-evet. İyiyim. Sadece en iyi arkadaşım için biraz endişeliyim, o kadar. Demek istediğim, Chanyeol... Baekhyun'la çıkmak için en iyi kişi değil, eminim yaptığı şeylerin yarısını bile bilmiyorsundur."
"Bu benim için bir şey ifade etmiyor. O hala bana karşı iyi, kibar ve bunu seviyorum."
"Ama onu sadece 3 haftadır tanıyorsun."
"Yani? Bu ona karşı olan hislerimi değiştirmez... Ve onun da benden hoşlandığını.."
"Bu aptalca."
"Hayır.. Değil."
Kyungsoo kafasını kaldırdı. "Evet, öyle. Neredeyse hiç bilmediğin biriyle çıkıyorsun. O senin için doğru kişi DEĞİL. O kötü bir çocuk, ve sen... bir melek gibisin. O kötü şeyler yapıyor Baekhyun, daha önce hapiste bulundu. Onu senden daha iyi tanıyorum, ve seni uyarmaya çalışıyorum, o senin için iyi değil."
"D-Daha önce hapse mi girdi?"
"Evet."
"B-Bına inanmıyorum. Şimdi gitmeliyim." dedi Baekhyun ayağa kalkarken.
"10 yıldan fazladır yanında bulunan en iyi arkadaşına inanmıyor musun?"
"Evet, son zamanlarda tuhaf davranıyorsun, eskisi gibi aptal Kyungsoo gibi değil, daha ciddisin. Kötü ve sıkıcı. B-bi- bir pislik gibi davranıyorsun, ve bunu sevmiyorum." dedi Baekhyun kollarını kavuşturup uzaklaşırken.
Kyungsoo sadece uzaklaşan Baekhyun'a baktı ve iç çekerek bakışlarını ellerine yöneltti. "Luhan bana denemeye devam etmemi söylemişti.. Ama sanırım sonunda pes ediyorum..."
~
Baekhyun ve Chanyeol okulun yanındaki havuzda yan yana oturuyorlardı. Baekhyun utangaç bir şekilde dizlerini karnına çekip ellerini dizlerine sarmıştı ve Chanyeol'dan biraz uzakta oturuyordu.
Çıkıyor olsalar bile hala Chanyeol'un yanında gergindi. Öpüşmemişlerdi bile, sadece sarılmışlardı. Baekhyun çok utangaçtı, ama bunun yanında Chanyeol birkaç kere Baekhyun'a alınmıştı. Her zaman onun ellerine dokunmayı seviyordu.
Chanyeol yavaşça Baekhyun'un yanına yaklaştı. "Bebeğim, merak ediyorum."
"N-neyi?"
"Bu günlerden birinde evime gelmek ister misin?"
"T-tabii. Ailen evde olduğu sürece."
Chanyeol gözlerini devirdi. "Neden ailem evde olmalı?"
"Anne babam her zaman ilişkimin olduğu kişiyle ailesi evde yokken onunla yalnız kalmamın iyi olmadığını söylemişti, bu... kötü şeylere sebep olabilirmiş."
"Demek istediğin, seks gibi mi?"
Baekhyun utandı ve kulaklarını kapadı. "O kelimeyi söyleme!"
"Seksin o kadar kötü tarafı ne? Harikadır."
Baekhyun dondu ve ellerini kulaklarından çekip Chanyeol'a baktı. "B-bekle, daha önce.. yaptın mı?"
"Tabii ki." Chanyeol güldü ve yere yattı. "Harika bir şey."
"Ama ailem bana evlenmeden önce yapmanın iyi olmadığını söylemişti."
"Mm, o zaman sanırım ben iyi değilim, çünkü insanlarla sayısız kez yaptım." dedi Chanyeol sırıtarak.
"İnsanlar n-ne yapıyor.. şey sırasında... demek istediğim s-s-seks sırasında... Abimden duyduğum kadarıyla, tuhaf şeyler.. yapıyorlarmış."
"İnsanların ne yaptığını nasıl bilmezsin? 16 yaşında değil misin? Bu şeyle ilgilenmen gerekmez mi?"
Baekhyun utangaçça kafasını salladı ve garip bir şekilde çimenlere baktı.
"Sana er ya da geç göstereceğim." dedi Chanyeol.
"Ne?" dedi Baekhyun masumca Chanyeol'a bakarak.
Chanyeol sırıttı. "Yok bir şey."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder