Sayfalar
▼
18 Ekim 2013 Cuma
Zıt Kutupların Çekimi | 11. Bölüm
Çeviren: -Churrimy
Zıt Kutupların Çekimi | 11. Bölüm - Anlaşmalar
"Neden bana söylemedin?" dedi Baekhyun kollarını kavuşturarak. "Onunla uzun zaman önce takıldığını."
"O zaman cinsellik konusunda gerçekten çok endişeliydik, ve merak ediyorduk, ve bu tarz şeyler... Bu yüzden denemeye karar verdik... Birbirimiz üzerinde..."
"Ona karşı hislerin var mı?"
"Pek değil.. Bizim hislerimiz sadece birbirimizin organlarına karşı."
"Tamam. Çok detay verdin." dedi Baekhyun kulaklarını kapatarak.
"Üzgünüm." Chanyeol gözlerini kaçırdı.
Baekhyun iç geçirdi ve aynada kendine baktı. "Chanyeol, bir sorum olacak..."
"Ne?"
"B-Ben... Dasom'dan daha iyi görünüyor muyum?"
Chanyeol kendi kendine sırıttı. "Dürüst olmamı ister misin?"
"Tabii ki."
"O zaman, hayır." Chanyeol gülümsemesini durdurdu, şakası korkunçtu ama onun nasıl tepki vereceğini merak ediyordu.
Baekhyn aniden gözyaşlarına boğuldu. Chanyeol'un gözleri büyüdü ve yerinden kalkıp ona koştu. Sarıldı ve "Sadece şaka yapıyordum, yemin ederim." dedi. Baekhyun'un kolayca ağladığını tamamen unutmuştu.
Baekhyun sadece ağlamaya devam etti. Chanyeol onu daha sıkı sardı. "Bebeğim... Üzgünüm... Ne kadar hassas olduğunu unutmuşum..." Baekhyun ağlamayı kesti. "T-tamam sorun değil..." Kafası Chanyeol'un göğsündeyken "A-ama bu kötü bir şakaydı."
"Özür dilerim.." dedi Chanyeol tekrardan.
~
Birkaç gün sonra, Baekhyun odasında kusmaktan başka hiçbir şey yapmadan oturuyordu. Erkek arkadaşı başkalarıyla parti yaparken hem de. Çok yalnız hissediyordu ve erkek arkadaşına onunla evde kalması için neredeyse yalvarmıştı, ama Chanyeol bunun arkadaşının doğumgünü partisi olduğunu söylemişti. Bu yüzden de Baekhyun pes etmişti.
Baekhyun Chanyeol'dan en az bir tane mesaj bekleyerek evine baktı. Erkek arkadaşının içki içmek, sigara içmek, hırsızlık yapmak, sprey boyayla boyamak, birinin bahçesine çöp atmak, ya da daha kötüsü birini öpmek gibi mümkün olan en kötü şeyleri yapabildiğini hatırlayınca kendi kendine iç çekti. Sonra sessizce sızlandı, bunu düşündüğü sırada neredeyse ağlamaya başlıyordu.
Sonra telefonu çaldı, zıpladı ve telefonuna baktı. Bilinmeyen bir numaraydı, merak edip açtı.
"Merhaba?"
"Erkek arkadaşını çalıyorum, Byun kahrolası Baekhyun. Onunla yatağa gitmek ve kendime aşık etmek için lanet olası her şeyi yapacağım. İkinizin birlikte olduğunu biliyorum. Biliyorum. Birbirinize karşı davranışlarınızdan ve her zaman otobüste eve giderken el ele tutuşmanızdan bunu kolayca söyleyebilirim. O bu konuda iyi mi? Çünkü onun harika olduğunu duydum, yakında onu elde etmek için bir yol bulacağım ve sen kabullenmek zorunda kalacaksın. Annene gidip istediğin kadar ağlayabilirsin, çünkü o bir kere beni öptü, artık senin olmayacak. Ve eğer bunu ona söylersen pişman olursun. " Ardından telefon kapandı.
Bu kesinlikle Dasom'du, sesini tanıyordu. Baekhyun hemen yanındaki kovanın içine kustu. Bittiğinde telefonu aldı ve Chanyeol'u aradı. Bir fikri vardı.
"Lütfen aç... Lütfen.."
"Merhaba?" Telefonun öbür ucundan Chanyeol'un derin sesi geldi.
Baekhyun sahte bir şekilde gözyaşlarına boğuldu ve herkes üzerinde işe yarayan en şirin ses tonunu kullandı. "C-Chanyeollie.. L-L-Lütfen geri gel... B-B-Ben çok yalnızım... Ve ü-ü-üzgün ve hastayım... Kusmadan ayağa bile kalkamıyorum... v-ve tekrar kollarında o-olmak istiyorum... S-Seni özledim... L-Lütfen.." Ardından Baekhyun öksürmeye ve sızlanmaya başladı.
"Aww... Bebeğim.. Yoldayım.." dedi Chanyeol kalbi ısınmaya başlarken. Baekhyun için çok kötü hissediyordu ve onun için orada olmak istiyordu.
"T-Tamam.." dedi Baekhyun zayıf bir sesle.
~
Chanyeol şimdi neredeyse dev bir bebek olan uyuyakalmış Baekhyun'u tutuyordu. Kendini onun bacaklarına bakmaktan alamıyordu. Baekhyun'un üstünde kapşonlu bir üst ve boxer vardı bu yüzden bacaklarını görebiliyordu. Chanyeol yavaşça bacaklarına dokunmaya başladı. Baekhyun uykusunda heyecanlandı. Chanyeol düşüncelerinden kendini tokayladı. "O hasta. Sen ne yapıyorsun?" dedi sonra kendine ellerini uzaklaştırmadan önce.
Telefonu çalmaya başladı. Dasom'du. "Merhaba?"
"Hey Chanyeol, neden o kadar erken ayrıldın? Seni şimdiden özledim. Partinin yaşamı gibiydin."
"Benim... arkadaşım hasta."
"Baekhyun'la mı birliktesin? Bana karşı dürüst olabilirsin."
"Peki... Evet, beni onu görmeye gelmem için aradı."
"Oh öyle mi?"
"Evet."
"Hm."
"Ne?"
"Oh, hiçbir şey. Sadece merak ediyorum, salı günü gibi öğle yemeği yemek için dışarı çıkmak ister misin? Kris gelmek istediğini söylüyordu."
"Ama o gün okulumuz var."
"Evet, okulu asıp öğle yemeği yemeye gidebiliriz."
"Hm... Peki."
"Tamam. Sonra konuşuruz."
"Tamam, görüşürüz." dedi Chanyeol kapatırken.
Baekhyun aniden uyandı. "C-Chanyeollie...?"
"Evet bebeğim?"
Baekhyun cevaplamadı, Chanyeol'un kollarında hafifçe doğruldu ve... her yere kustu.
~
Baekhyun salı günü kafeteryaya vardığında Chanyeol'u görmek için etrafa bakındı. Ama göremedi. Endişeyle dudağını ısırdı, çünkü sabah onunla okula yürümüştü. İç çekti ve Chanyeol'un arkadaşları Kris ve diğerlerini gördü. Ve... Tao'yu? Bunun üzerine oraya gitmeye utandı ve Kyungsoo'yu farketti. Yavaşça onun yanına yürüdü. "S-seninle oturabilir miyim?"
"Tabii."
Baekhyun Kyungsoo'nun karşısına oturdu." D-diğer herkes nerede?"
"Sırada."
Baekhyun kafa salladı.
"Yemeğin nerde?"
"Genelde Chanyeol ile paylaşırdım, ama... bugün burada değil."
"Oh, onu Dasom'la dışarı çıkarken gördüm."
Baekhyun'un gözleri büyüdü, kalbi çarpmaya başladı. "Dasom'la mı? A-ama neden bana söylemedi bile?" Ağlamaya başladı.
"Woah, Baekhyun... sakinleş."
"Y-yapamıyorum." dedi Baekhyun ağlamaya devam ederken.
"Sadece dışarı arkadaşça yemeğe gidiyorlar, biz gidersek nasıl olacaksa öyle olacak."
"A-ama--boşver." Baekhyun burnunu çekerken ellerine baktı.
"Ee, tekrar bizle mi oturuyorsun?" Yanından Xiumin'in sesi geldi.
Baekhyun kafa salladı.
"Şaşırtıcı." dedi Xiumin yanına otururken.
Baekhyun cevaplamadı.
~
Chanyeol HALA geri dönmemişti, bu son sürelerdi ve zil çalmak üzereydi. Bu Baekhyun'u endişelendiriyordu. Neredeyse tüm gün boyunca ağlamıştı.
Zil çaldığında, koridorun çıkışına doğru koşturdu. Dasom ve Chanyeol'u sarılırken gördü.
O an Baekhyun'un damarlarında dolaşan kıskançlık miktarı inanılmazdı, arkasını döndü ve dolabına ilerledi. Gözyaşları akıyordu.
Sadece eve gidip kovalarca ağlamak istiyordu. Bunun bir yaramayacağını biliyordu ama.. Çevresine kolların sarındığını hissedince arkasını döndü. "Seni gördüğüm için o kadar mutlu oldum ki, aman Tanrım..." dedi Chanyeol sessizce.
"Ben seni gördüğüme sevinmedim." dedi Baekhyun Chanyeol'un kollarını itip kendi kollarını kavuşturarak.
"Sorun ne?"
"Seni ona sarılırken gördüm."
"Sadece elveda sarılması istedi."
"Ve, neden bana beni çirkin bir sürtükle sepetleyeceğini söylemedin?"
"Baekhyun başka insanlar hakkında böyle konuşma, unuttum."
"Herneyse."
"Hadi ama, o havali bir kız."
"Onunla artık takılma."
Chanyeol Baekhyun'un kıskandığını biliyordu, sırıttı. Sonra ona takılmaya devam etti.
"Neden?"
"Sadece yapma."
"Sırf sen söyledin diye onunla takılmayı kesmeyeceğim Baekhyun."
"A-ama ben senin erkek arkadaşınım..."
"Evet? Ve?"
"SADECE KAHROLASI ONUNLA TAKILMA TANRIM LANET OLSUN!" Baekhyun patladı.
Herkes durup onlara bakmaya başladı.
Chanyeol'un gözleri büyüdü. "S-sakinleş Baekhyun... A-adet gününde falan mısın...?" diye fısıldadı. (ahahsjlgldfgns)
"Sadece, gel." dedi Baekhyun Chanyeol'un kolunu tutup dışarı koşmadan önce.
~
Baekhyun nefes alıp verirken kendini kapatmak için örtüyü üstüne çekti. "Beni bunu yapmaya zorladığına inanamıyorum."
"Bazen ihtiyaçlarım oluyor, ve her gece kendi kendimi tatmin etmekten yoruluyorum." dedi Chanyeol gülümseyip nefes alıp verirken, terliyordu. Birlikte olmuşlardı.
Chanyeol Baekhyun'la bir anlaşma yapmıştı. Yapacak olsa bile Dasom'la takılmayı bırakacağını söyledi, tabii Baekhyun'un haftanın geri kalanında her gece onunla birlikte olması şartıyla, ve Baekhyun kabul etti.
Dinlendikten sonra Baekhyun ayağa kalktı. "Temizlenmeliyim..."
"Hayııır... Birkaç dakika daha yatakta kal..."
"Ama ben ve sen... Her yer pis."
"Ugh.. Peki.."
"Bundan zevk aldım."
"Oh, fark ettim. Apartmanın geri kalanının da zevk aldığına eminim."
Sonra Chanyeol'un telefonu çalmaya başladı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder