Sayfalar
▼
18 Ekim 2013 Cuma
Zıt Kutupların Çekimi | 1. Bölüm
Çeviren: -Churrimy.
Zıt Kutupların Çekimi | 1.Bölüm - Giriş
"Baekhyun, gitmeye hazır mısın?" Alt kattan Suho'nun sesi geldi.
"Bir saniye!" dedi Baekhyun saçlarını düzeltirken, ve alt kata doğru yöneldi.
Suho kardeşine baktı ve başının üzerine hafifçe vurdu. "İyi görünüyorsun."
"Teşekkür ederim." Baekhyun gülümsedi.
"Şimdi unutma, bu iyi veya kötü insanların olabileceği gerçek bir okul." dedi Suho dışarıdaki arabasına yürürken. Baekhyun da onu takip ediyordu.
"Evet, biliyorum. Kyungsoo bana bundan bahsetmişti, o kadar kötü olmadığını söylemişti. Sadece buna alışmam gerek."
Suho kapıyı Baekhyun için açtı, sonra yanına gitti ve arabaya bindi. "Kyungsoo, bunu mu söyledi? Gerçekten mi?"
"Evet."
"Ve ona inandın?"
"Evet, o benim en iyi arkadaşım. Neden inanmayayım ki?"
"Sahip olduğun o küçük arkadaş grubunda Luhan inanılmak için daha iyi biri."
~
Baekhyun abisine hoşçakal dedikten sonra arkadaşlarının yanına gitti ve okul binasına doğru yürümeye başladılar. İster istemez gergin hissetti. Xiumin Baekhyun'un sırtına vurup "İyi misin?" diye sordu.
"Evet." diye cevapladı Baekhyun. Ve arkadaşlarıyla birlikte koridorda ilerlediler.
Arkadaşları ona etrafı gezdirirken, bir süre sonra Baekhyun onların aniden donakaldığını ve gözlerinin büyüdüğünü hissetti.
"Bu o..." dedi Luhan sessizce.
"Kahretsin, buraya mı geliyor?" dedi Tao.
Bunun üzerine Baekhyun Tao'nun koluna vurup, "Dil..." dedi. Tao da hızlı bir özür diledi.
"Geçen yıldan sonra onun gitmiş olacağını düşünmüştüm.." Dedi Sehun gözlerini devirerek.
"Kimden bahsediyorsunuz?" diye sordu Baekhyun etrafına bakarak. Luhan, renkli bir şapkalı üstü olan, dar kot pantolonlu, yüksek topuklu Nike'ları olan ve yanında beyzbol şapkası olan uzun bir çocuğu işaret etti.
Baekhyun aslında onu tatlı bulmuştu.. Ama anne babası öyle birinin peşinden gitmesine asla izin vermezdi.
"O kim?"
“O Chanyeol, ve lanet, bura geliy-“
“Sizi geçen yıldan hatırladım çocuklar!” dedi Chanyeol büyük bir gülümsemeyle. “İyi anılarımız vardı.” Diyerek Sehun ve Luhan’ın sırtlarına vurdu. Sehun sinirlenmiş görünürken, Luhan dehşete düşmüş görünüyordu. Baekhyun ise utangaçça Tao’nun arkasında durmuş sessizce izliyordu.
Chanyeol Tao ve Xiumin’in yanına yürüdü ve “Sizi de hatırladım! Siz ikiniz benim favorimdiniz, ama büyük gözlü olan nerde?” dedi.
Tao gözlerini yuvarladı. “Sessiz ol… Ve o meşgul.” Sonra uzaklaştı. Xiumin de Sehun ve Luhan’ın yanına gitti. Chanyeol yüzünü Baekhyun’a çevirdi . “Ve se-“ Donakalarak ona baktı.
Baekhyun gözlerini yere ve ayaklarına dikti.
“Peki, seni hiç görmemiştim.. Adın ne?”
“B-Baekhyun..”
“B-Bu havalı bir isim. Sevdim.”
Baekhyun utangaçça kafasını salladı ve Chanyeol’a baktı.
“Seninle tanışmak güzel.” Chanyeol eğilerek selam verdi ve Baekhyun da aynısını yaptı. Chanyeol’un yüzü garip bir kırmızı tona dönüştü. “Tekrar görüşebileceğimizi u-umuyorum..”
“B-Ben de.” Dedi Baekhyun utangaç bir gülümsemeyle.
Chanyeol gülümsedi ve uzaklaştı.
Luhan, Sehun, Xiumin ve oraya yeni varmış olan Kyungsoo, hepsi ona kocaman gözlerle bakıyordu.
“Bu da neydi?!” dedi Kyungsoo. “O sana iyi mi davranıyordu? O insanlara ASLA iyi davranmaz, demek istediğim.. ASLA.”
“Mm.. Belki de yazdan sonra değişmiştir.” Dedi Baekhyun omuz silkerek.
“Ama… Birkaç dakika önce onun yeni gelen birine kötü davrandığını gördüm. O asla iyi değildir. Sadece nadir zamanlarda. O çocuk bir şeytan.”
“Öyle görünmüyordu…”
“Ama öyle, ve ona güvenme.”
“Bana karşı iyiydi, bu yüzden ona karşı iyi olmam gerektiğini düşünüyorum.” Dedi Baekhyun kollarını kavuşturarak.
“O zaman ne istiyorsan onu yap.” Dedi Kyungsoo son olarak, uzaklaşırken.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder